İzmir Mülkiyeliler Birliği’nden sokak hayvanları için taahhütname: Yaşam hakkının korunması gerekliliği tartışılmaz bir gerçek

Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi, sokak hayvanları için taahhütname verdi. Konuya dair basın açıklamasını okuyan Mülkiye İzmir Hayvan Hakları Grubu Sözcüsü Mustafa Aydın, “Günümüzde büyük barınak kuran belediyeler vardır ama onlar da sorunu çözememişler, özellikle köpekleri başka yerlere, orman içlerine bırakarak konuyu çözümsüzlüğe itmişler ve nüfus kontrolünü sağlayamamışlardır. Uyutma, öldürme fikirlerini kabul etmek mümkün değildir ve ayrıca yasal bir önerme de değildir. Vatandaşlarımıza, kamuoyuna açıklamaları ve taahhüt etmelerini, söz vermelerini istiyoruz. Bu beyan hem yasal hem de vicdani bir beyan olacaktır. Yaşam alanlarımızın tüm canlılara ait olduğu, sokak hayvanlarının da yaşam hakkının korunması gerektiği tartışılmaz bir gerçektir” dedi. 

 

Mülkiyeliler Birliği İzmir Şubesi, sokak hayvanları için taahhütname yayınladı. İlgili metne 20 kurum imzacı oldu.

 

Konuya ilişkin basın açıklamasını yapan Mülkiye İzmir Hayvan Hakları Grubu Sözcüsü Mustafa Aydın, şunları söyledi: 

 

“Önümüzdeki günlerde Mahalli İdareler seçimleri için propaganda çalışmaları yapılacak, adaylar halka birtakım vaatlerde bulunacak, yapacakları hizmetleri anlatacaklar ve kazanmak için oy isteyeceklerdir. 

Günümüzde maalesef sokak hayvanları/sahipsiz hayvanlar olarak tanımlanan bir sorun vardır. Bu sorunun kaynağı veya sorunun büyümesine neden olan 5199 sayılı kanuna rağmen görevini 20 yıldır yeterince yapmayan yerel ve merkezi yönetim birimleridir. Bu sorunun çözümü için kimileri şehrin dışında büyük barınaklar kurulmasını ve sokak hayvanlarının buralarda bakılmasını, kimileri uyutulmasını ve en son bir siyasi parti genel başkanı da sokak hayvanlarının öldürülmesini ifade etmiştir. 

Günümüzde büyük barınak kuran belediyeler vardır ama onlar da sorunu çözememişler, özellikle köpekleri başka yerlere, orman içlerine bırakarak konuyu çözümsüzlüğe itmişler ve nüfus kontrolünü sağlayamamışlardır. Uyutma, öldürme fikirlerini kabul etmek mümkün değildir ve ayrıca yasal bir önerme de değildir.

           

Ülkemizde 81 il, 922 ilçe,1393 belediye bulunmaktadır. 81 belediyenin günde 20 hayvan (1620), 922 ilçe belediyesinin günde 10 hayvan (9220) kısırlaştırdığı durumda günlük toplam 10.840, bir yılda mesai günü olarak yaklaşık 240 gün olduğunu düşünürsek, yılda 2.601.600 hayvan kısırlaştırılabilecek, bu uygulama yapıldığı taktirde sokak hayvanı olarak ifade edilen sorun kısa dönemde kontrol altına alınarak üç yıl içinde ortadan kalkabilecek ve üreme kontrol edilebilir hale gelecektir.       

 

Başkan ve meclis üyesi adaylarından sokak hayvanları konusunda;

 

-Yasanın tanımladığı görevleri yerine getirmelerini, 

 

-Bakımevi olanların kısırlaştırma ünitelerini kuracaklarını, bakımevi olmayanların bakımevlerini ve bünyelerinde kısırlaştırma ünitelerini kurarak hayvanların kısırlaştırma ve bakım hizmetlerini yapacaklarını, daha sonra yaşadıkları ortama bırakacaklarını, öncelikli görevin mutlak kısırlaştırma olacağını,

 

-Tedavi hizmetlerini yerine getireceklerini, 

 

-Yerel Hayvan Koruma Görevlilerinden ve diğer gönüllülerden destek alabileceklerini, onları destekleyeceklerini,

 

-Veteriner Hekimleri Odası, Baro ve STK’lar ile iş birliği yapacaklarını,

 

-Sokaktaki kedi ve köpeklere bakacaklarını, mama desteği vereceklerini,

 

-Sokaktaki kedi ve köpekleri başka yerlere taşımayacaklarını, orman vb. alanlara atmayacaklarını,

 

Vatandaşlarımıza, kamuoyuna açıklamaları ve taahhüt etmelerini, söz vermelerini istiyoruz. Bu beyan hem yasal hem de vicdani bir beyan olacaktır. Yaşam alanlarımızın tüm canlılara ait olduğu, sokak hayvanlarının da yaşam hakkının korunması gerektiği tartışılmaz bir gerçektir.”

 

Taahhütnameye imza atan kurumlar şu şekilde: