5 Şubat 2025

Güncel ve Tarafsız Denizli Haberleri – Denizliden Haberler

Denizli’den en güncel ekonomi, spor, teknoloji ve magazin haberlerine tarafsız bir bakış açısıyla ulaşın!

İlkesizliğin daniskası!

Siyasetçilerin parti değiştirmelerini kanıksadık… Alıştık aldırmıyoruz… İki parti üç parti değiştiren milletvekilleri gördük. Saf değiştirenlere tanık olduk ama rejim değiştirenlere ilk kez tanık oluyoruz… Karşı çıktığı rejimin kucağına atlayana ...

Kürşat Zorlu’dan Şok Açıklama: Parlamenter Rejimden Tek Adam Rejimine!

Her dönemde siyasetçilerin parti değiştirmesi olağan bir durum olarak karşımıza çıkıyor. Ancak son zamanlarda gördüğümüz manzaralar bile bizi şaşırtıyor. İki parti, üç parti değiştiren milletvekilleriyle alıştık, ancak rejim değiştirenleri ilk kez görüyoruz…

Karşı çıktığı parlamenter rejime sırtını dönen…

Üstelik bu kişi bir akademisyen ve siyaset bilimi eğitimi almış biri ise şaşkınlığımız daha da artıyor…

Aman Allah’ım!

Adı geçen kişi Kürşat Zorlu. 19 Ekim 2002’de dönemin genel başkanı Akşener tarafından İyi Parti’ye davet edilerek partiye katıldı ve parti sözcüsü olarak görev aldı. Parlamenter sisteme geçiş için oluşturulan Millet İttifakı’nın bir parçası oldu…

Parlamenter sistemi savundu… (acaba dümen mi çeviriyordu)

Altı partili masanın önemli bir partisinin sözcülüğünü üstlendi… (halkı mı aldatıyordu)

Akşener’in güvendiği isimlerden biri olarak parlamenter sistemin önemine ilişkin metinleri okumuş ya da katkı sağlamış olmalıydı… Eğer Kılıçdaroğlu seçimi kazansaydı, İyi Parti kontenjanından bakan adayları arasında yer alacaktı…

Dün, Zorlu partiyi değiştirdi…

Bu kez AKP Genel Başkanı Erdoğan tarafından rozet takılarak karşı safa geçti…

Artık tek adam rejimini savunacağını açıkladı…

Soru şu; hangi gerekçeyle!..

Parti değiştirme konusunu bir nebze anlayabilirim ama insan savunduğu rejimi inkar edebilir mi? Başka bir safa geçebilir mi?

Eğer siyaset bilimi hocalığı yapıyorsa… Eğer profesör unvanı taşıyorsa… Daha dün öğrencilerine parlamenter demokrasinin faydalarını anlatan biri, yarın üniversite sıralarına dönüş yaparsa tek adam rejiminin mükemmelliğinden mi bahsedecek?

Daha önce güçler ayrılığı ilkesini savunuyordu…

Bundan sonra güçlerin birleşmesinin ülkeye faydasından mı bahsedecek…

Siyasetin niteliğinin neden düştüğünü merak edenlere tipik bir örnek. Bu satırları burada yazma sebebim de bu. Aksi takdirde Zorlu ile hususi bir bağımız yok… Ama artık o bir sembol…

Şimdi diyebilir ki ben Akşener’e bağlıydım. O gittiği zaman ben de gittim…

O da mı tek adam rejimine yöneldi…

Sizinki neydi, özdeyişiniz pazara kadar mıydı?

Üzücü, sizi destekleyen, size güvenen ve size umut bağlayan insanlara yazık. Meclis’e girip sizi temsil etmelerine izin verenlere ayıp. Kürşat Bey, parlamenter sistemi savunarak seçmenden oy istedi, Meclis’e girdi, ama dün kendisine oy veren seçmene karşı çıkarak tek adam rejimine geçti…

Siyaset, bu tür ilkesizlikleri ve kişiliksizleri artık kabul etmiyor…